15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’ne Balkanlar’dan Bakmak

15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’ne Balkanlar’dan Bakmak

15 Temmuz 2016 Cuma gecesi Türkiye’de, devletin ve özel sektörün kurum kuruluşlarında yapılanan, Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensupları tarafından gerçekleştirilmeye çalışılan hain darbe girişimi, Türkiye’nin iç siyasetinde olduğu gibi Türkiye’nin siyasi, kültürel ve tarihi bağ kurduğu birçok ülke ve coğrafyada da birtakım sonuçlar doğurmuştur.

15 Temmuz hain darbe girişiminin bir sonucu olarak şekillenen Türkiye’nin siyasal ve toplumsal iç dinamikleri, Türkiye’nin dış politika karakterini etkilemiştir. Türkiye’nin değişim gösteren bu dış politikası, ülkenin stratejik ortaklarını da etkileyen bir etken olmuştur. Uzun yıllar boyunca Türkiye ile tarihi, siyasal, kültürel ve ekonomik ilişkiler kuran Balkanlar, Ortadoğu, Kafkasya ve Orta Asya coğrafyalarındaki ülkeler de Türkiye’deki bu sürecin sonucundan etkilenmişlerdir. Balkan devletleri ile Türkiye arasında -tarihi bağlar sonucu- gelişen siyasal, ekonomik ve sosyo-kültürel tüm ilişkiler, 15 Temmuz hain darbe girişiminin Balkanlar’a da birtakım yansımaların olmasına sebep olmuştur.

15 Temmuz hain darbe girişimi gerçekleştiren Fethullahçı teröristlerin 15 Temmuz’dan önce Orta Asya ve Ortadoğu ülkelerinde olduğu gibi Balkan ülkelerinde de örgütlendikleri görülmektedir. Öyle ki darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlandıktan sonra örgüt elemanları, ABD’ye ve Batı Avrupa kaçış güzergahlarında Balkan ülkelerini ilk sığınma noktası olarak kullanmışlardır. Bu kapsamda teröristlerin ilk sığındıkları Balkan ülkeleri Yunanistan ve Arnavutluk olmuştur. Darbe girişiminin gerçekleştiği 15 Temmuz 2016’dan günümüze toplam 20 bin örgüt elemanının Ege adaları ve Meriç Nehri üzerinden Yunanistan’a geçiş yaptıkları görülmektedir. Bu 20 bin kişiden 9 bini Yunanistan’a siyasi sığınma talebinde bulunurken, diğerleri de Avrupa ülkelerine kaçmışlardır.[1] Örgüt elemanlarının Balkanlar’da sığınma olanağını kolayca bulma sebebini, örgütün Balkanlar’daki yapılanmasında aramak gerekmektedir.

Arnavutluk ve Bosna Hersek başta olmak üzere Batı Balkan ülkelerinde, FETÖ’nün birçok kurum, kuruluş ve şirketlerle faaliyet gösterdiği görülmektedir. 15 Temmuz darbe girişiminden önce Balkanlar’da FETÖ’ye yakınlığıyla bilinen toplam 40 okulun bulunduğu bilinmektedir.[2] FETÖ bölgede, eğitimin yanı sıra turizm, medya ve yayıncılık gibi alanlarda hem özel sektörde hem de kamu kurum ve kuruluşlarında faaliyet göstermektedir. FETÖ’nün Balkanlar’da en güçlü olduğu yerlerden birisi olan Arnavutluk’ta örgüt, ülkedeki üst düzey bürokratların çocuklarına yüklü miktarda burs sağlayarak, onlarla iletişim kurmuş ve ülke siyasetinde aktif rol oynamaya çalışmıştır/çalışmaktadır.[3] Örgütün Arnavutluk’ta 2 üniversite, Prizmi Yayınevi ve 1994’te kurdukları Sema Vakfı aracığıyla faaliyet gösterdiği görülmektedir. Ayrıca, örgütün başındaki Fethullah Gülen’in yazılarının paylaşıldığı bir de internet sitesi vardır.

Bir diğer Batı Balkan ülkesi Bosna Hersek’te de FETÖ, 1998’den beri Sema Eğitim Kurumları ile faaliyet göstermektedir. Bu kurumun ülkede 4 anaokulu, 5 ilköğretim okulu, 5 lise ve Burch Üniversitesi’ni işlettiği bilinmektedir. Ayrıca “Fidan Tours” adlı bir turizm şirketi de örgütün kontrolündedir.[4] Ancak 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Bosna Hersekli devlet adamları, FETÖ hakkında sert bir tavır ortaya koymuştur. Boşnak siyasilerin ortaya koyduğu bu tavırda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye’nin Bosna Hersek’in tam bağımsızlığı ve bu ülkenin uluslararası kuruluşlara dahil olma hususunda destekleyici politika izlemesi, önemli bir etken olmuştur. Bu kapsamda, Bosna Hersek Federasyonu Başbakanı -Boşnak devlet adamı- Fadil Novalić, ülkesindeki FETÖ’ye yakınlığı ile bilinen Burch Üniversitesi hakkındaki bir demeçte, FETÖ’yü Bosna Hersek için bir tehdit olarak gördüklerini söylemiştir. Ayrıca, ülkedeki en önemli siyasi partilerden biri olan Demokratik Eylem Partisi lideri Bakir Izetbegović yaptığı açıklamada, FETÖ’nün Bosna Hersek’te de Türkiye’de olduğu gibi öğrencilere yardım etme gibi konuları kullanarak kendisine destekçi kazanmaya çalıştığını söylemiştir. Izetbegović, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinin ve Türkiye Devleti’nin destekçisi olduklarını belirtmiştir. Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Šefik Džaferović de 15 Temmuz Milli Birlik Günü mesajında, Bosna Hersek Devleti’nin 15 Temmuz darbe girişimine ilk tepki gösteren taraf olduğunu ve yasal iktidarı destekleyerek darbe teşebbüsünü kınadığını belirtmiştir.

Batı Balkanlar’da Türkler ve Arnavutlar gibi Müslüman halkları barındıran Kuzey Makedonya’da FETÖ, bahsi geçen halkların dini ve milli duygularını suistimal ederek bu ülkede de örgütlenmiştir. Ülkede, örgüte yakınlığı ile bilinen öğrenci yurdunu işleten Şafak ve Tolerans vakıfları, marketler zinciri, Sedef dil kursları ile turizm ve ulaşım işletmeleri vardır. Bu kurum ve kuruluşlar ile Kuzey Makedonya’nın iç dinamiklerini kontrol etmeyi amaçlayan FETÖ, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra 21 Aralık 2017’de Türkçe Eğitim Bayramı’nda dönemin Kuzey Makedonya Başbakanı Zoran Zaev tarafından ilk kez ‘terör örgütü’ olarak tanımlanmıştır. Ayrıca, ülkede faaliyet gösteren Zaman Makedonya gazetesi, 15 Temmuz’dan sonra halkın tepkisi ile karşılaşmıştır.[5]

Sırbistan, Karadağ ve Kosova gibi diğer Batı Balkan ülkelerinde de FETÖ, eğitim-öğretim faaliyetleri ve kültürel çalışmalarla aktif olmuş ve halen de faaliyetlerine devam etmektedir. Sırbistan’dan bağımsızlığını kazanma mücadelesinde ABD’nin desteğine muhtaç olduğunu düşünen Kosova da ülkesindeki ABD destekli Fethullahçı terör örgütüne barınma şansı tanımakta ve örgütün faaliyetlerine izin vermektedir. Hatta öyle ki Türk istihbaratının 2018’de Kosova’da FETÖ’nün Balkan ayağına darbe indirerek örgütün üst düzey 6 elemanını gözaltına aldığı ve Türkiye’ye getirdiği operasyona dönemin Kosova Başbakanı Ramush Haradinaj tepki göstermiştir. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra dahi Kosova Başbakanının bu tutumu, Türkiye-Kosova ilişkilerini zedeleyen bir gelişme olmuştur.

FETÖ Batı Balkanlar’da kurduğu bu etkin yapıyı, Bulgaristan ve Yunanistan gibi Doğu Balkan ülkelerinde kuramamıştır. Yunanistan’ın, FETÖ’nün bir araç olarak kullandığı, -sözde- İslami kurumlara yönelik yoğun bir denetim altında tutma isteği ve Batı Trakya Türklerinin FETÖ kurumlarına ilgi göstermemeleri, FETÖ’yü Yunanistan’da işlevsiz kılmıştır. Bulgaristan’da ise 1992’de başlayan FETÖ faaliyetleri, başkent Sofya’da ve -Müslüman Türk nüfusun da yaşadığı- Filibe’de birkaç özel kurs ve dil okulunun ötesine geçememiştir.

Batı dünyasının desteğiyle filizlenip büyüyen ve 15 Temmuz 2016’da hain bir darbe girişimiyle Türkiye Devleti kurumlarını ele geçirmeye çalışan Fethullahçı terör örgütü bugün hala Balkanlar’da faaliyet alanı bulabilmektedir. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Türkiye’de devlet kurumlarından tasfiye edilen örgüt elemanları, Avrupa’ya kaçış güzergahında Balkan devletlerini bir sığınak noktası görmüş ve halen de Yunanistan, Kosova ve Arnavutluk gibi ülkelerde eğitim çalışmalarında ve siyasi-ticari faaliyetlerde bulunmaktadır. FETÖ’nün Balkanlar’dan kazınmasının yegâne yolu, Türkiye’nin bölge ülkeleri ile geliştireceği siyasi, ticari ve askeri iş birliklerinden geçmektedir. Türkiye’nin Maarif Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü, YTB ve TİKA gibi kamu diplomasisinin araçlarını kullanarak Balkan ülkelerinde yapacağı yatırımlar, FETÖ’nün bölgedeki etkinliğine son verebilir.

Türkiye ile uzun yıllardan bu yana kültürel ve tarihsel bağları olan Bosna Hersek Devleti ve halkı 15 Temmuz’dan sonra söylemsel olarak Türkiye Devleti’nin ve meşru iktidarın yanında olduklarını belirtmişlerdir. Ancak ülkede FETÖ’ye yakın kurum ve kuruluşların varlığı devam etmektedir. Bu kurumların varlıklarına son vermesi yine Türkiye’nin desteğiyle gerçekleşebilecektir.

RAMAZAN GÜRLER

 

Sonnotlar

  1. Anadolu Ajansı. “FETÖ’nün Batı Balkanlar’daki yapılanması”. Son güncelleme: 28 Temmuz 2016. https://www.aa.com.tr/tr/dunya/fetonun-bati-balkanlardaki-yapilanmasi/617149
  2. com. “Makedonya’nın Zaman Gazetesi Kararına Büyük Tepki”. Son güncelleme: 30 Ocak 2019. https://www.haberler.com/guncel/makedonya-nin-feto-iltisakli-gazeteye-destek-11693974-haberi/
  3. Şahin, M., Tınas, M., Sarı, B., İrdem, İ., Şahin, Y., Kıyıcı, H., & Öztürk, M. (2014). Uluslararası Bir Tehdit Olarak FETÖ: Polis Akademisi II. Uluslararası Güvenlik Sempozyumu Raporu.

[1] Anadolu Ajansı, “FETÖ’nün Batı Balkanlar’daki yapılanması”. Son güncelleme: 28 Temmuz.

[2] AA, Batı Balkanlar’da FETÖ

[3] Uluslararası Bir Tehdit Olarak FETÖ Polis Akademisi II, Uluslararası Güvenlik Sempozyumu Raporu, 2018.

[4] AA, Batı Balkanlar’da FETÖ

[5] Haberler.com, “Makedonya’nın Zaman Gazetesi Kararına Büyük Tepki”. Son güncelleme: 30 Ocak 2019.

 

At vero eos et accusamus et iusto odio digni goikussimos ducimus qui to bonfo blanditiis praese. Ntium voluum deleniti atque.

Melbourne, Australia
(Sat - Thursday)
(10am - 05 pm)