8-14 Nisan
Uluslararası Açıklamalar/Tepkiler
Fas’ta doktorlar İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etti. Filistin bayrakları taşıyan beyaz önlüklü sağlık çalışanları, “Özgür Filistin”, “Gazze’ye saldırıları durdurun” ve “Yok etme savaşını durdurun” yazılı pankartlar taşıdı. Gazze’de görev yapan sağlık çalışanlarının hedef alınmasına da tepki gösteren eylemciler, “Halk Filistin’in özgürleşmesini istiyor”, “Fas halkı Mescid-i Aksa’nın yanında” ve “Gazze, şerefin sembolü” şeklinde sloganlar attı.
Belçika’nın Başkenti Brüksel’deki Evere Belediyesi ile Liege kentine bağlı Verviers Belediye binalarının protokol girişine, Belçika ve Avrupa Birliği bayraklarının yanında Filistin bayrağı asıldı. Belçika-Filistin Derneği Yetkilisi Manon Maree, yaptığı açıklamada, İsrail’in Gazze’ye 7 Ekim 2023’te başlattığı saldırıların 6. ayı nedeniyle mümkün olduğunca fazla sayıda belediyeye ulaşarak, Filistin bayrağı asma ricasında bulunduklarını aktardı. Evere ve Verviers olmak üzere yalnızca 2 belediyeden olumlu yanıt aldıklarını belirten Maree, “Saldırıların 6. ayında Filistin halkıyla dayanışma içinde olunduğu mesajını vermeyi amaçladık.” dedi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, İsrail’in mart ayında Gazze’ye yapılacak gıda yardımlarının yarısından fazlasını engellediğini bildirdi. Dujarric, düzenlediği günlük basın toplantısında BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi’nin (OCHA) Gazze ile ilgili aylık raporunu açıkladı. Dujarric, mart ayında Gazze’ye ulaştırılması planlanan “hayat kurtarıcı yardımların” İsrail yetkilileri tarafından engellendiğini söyledi. Dujarric, “İsrail yetkilileriyle koordinasyon gerektiren yüksek riskli bölgelerde BM tarafından koordine edilen gıda yardımlarının yarısından fazlası ya reddedildi ya da engellendi.” dedi.
Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah Es-Sisi, Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa ile başkent Kahire’de bir araya geldi. Sisi, görüşmede, Mustafa liderliğindeki yeni hükümete Filistin halkının taleplerini yerine getirme konusunda başarılar diledi. Görüşmede, Mısır’ın, Gazze’de ateşkese varılması, esir takası ve yeterli insani yardımın girmesi için yürüttüğü yoğun çabalar ele alındı. Sisi ve Mustafa görüşmede, Filistinlilerin zorla topraklarından sürülmesini ya da Filistin meselesinin tasfiye edilmesini reddederken, çatışmanın dairesinin genişlemesinin doğuracağı sonuçlara karşı da uyarıda bulundu. Sisi, Mısır’ın her zaman, bağımsız Filistin devletinin kurulması ve Filistin’in haklarını elde etmesinden yana olduğunu vurguladı. Filistin Başbakanı ise Mısır’ın, engellere ve zorluklara rağmen Gazze’ye yardım girişi konusunda oynadığı tarihi rolü taktir etti.
Japon sivil toplum kuruluşlarının üyeleri ile Müslüman ülkelerin Tokyo’da yaşayan vatandaşları, başkentteki Şincuku İstasyonu’nun önünde bir araya geldi. İstasyon önü yaya yolundaki “Filistin için ses ver” temalı etkinlikte göstericiler davul, darbuka, saksafon ve zil gibi enstrümanlarla ritim tutarak şarkılar söyledi. İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne saldırılarını protesto eden göstericiler, “İsrail’e yaptırım uygula” ve “Japonya halkı Filistin halkıyla beraber” pankartları taşıdı.
ABD Başkanı Joe Biden, Netanyahu hükümetinin Gazze’deki tutumuna ilişkin değerlendirmede bulundu. Netanyahu’yu Gazze’deki eylemlerinden dolayı eleştiren Biden, “Yaptığı şeyin bir hata olduğunu düşünüyorum. Yaklaşımına katılmıyorum.” ifadelerini kullandı. Biden, İsrail’e Gazze’de acil ateşkes sağlanması için adım atması ve insani yardımlara erişime izin vermesi çağrısında bulunarak ” İnsanların tıbbi ve gıda ihtiyaçlarını karşılamamak için hiçbir mazeret olamaz. Bunun hemen yapılması gerekiyor.” dedi.
Ürdün’ün başkenti Amman’da yüzlerce kişi, “İntikam intikam, ey Kudüs Seriyyeleri ey Kassam” ve “7 Ekim yeni bir zaferdir” şeklinde Filistin direnişini destekleyen sloganlar attı. Göstericiler, Ürdün hükümetinden, Amman ile Tel Aviv yönetimleri arasında 1994’te imzalanan Vadi Araba Barış Anlaşması’nı iptal etmesi talebinde bulundu. Ürdünlüler, ABD’nin İsrail’e verdiği desteği “ABD, yılanın başıdır” ve “Amman’dan sesini yükselt, ABD terörün anasıdır” gibi sloganlar atarak kınadı. Göstericiler ayrıca “Allah’tan korkun ey Araplar”, “Ancak Gazze’nin ve kahraman direnişinin zaferiyle seviniriz” ve “Direnişin zaferi bayramımızdır” yazılı dövizler taşıdı.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) işgal altındaki Filistin topraklarındaki temsilcisi Richard Peeperkorn, İsrail ordusunun arkasında büyük bir yıkım bırakarak çekildiği Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinde hayal edilemeyecek bir yıkımın yaşandığını belirtti.
Olası Refah Saldırısı
Netanyahu, X sosyal medya hesabından İsrail’in Gazze’de insanlık felaketine yol açan saldırılarına ilişkin paylaşımda bulundu. Gazze’deki esirlerin serbest bırakılması ve Hamas’a karşı zaferi amaçladıklarını belirten Netanyahu, bunun için de Refah’a saldırının gerekli olduğunu öne sürdü. Netanyahu, İsrail’in saldırılarından kaçarak yerinden edilen 1,5 milyon kişinin sığındığı Refah’a kara saldırısına ilişkin, “Bu olacak, bir tarih var.” ifadelerine yer verdi. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant , ordunun arkasında büyük bir yıkım bıraktığı Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’tan güneydeki Refah’a saldırıya hazırlık amacıyla çekildiğini belirtmişti.
Başbakanlık Basın Ofisinden yapılan açıklamaya göre Netanyahu, Tel Hashomer’de bir askeri üsse yaptığı ziyarette değerlendirmelerde bulundu. Netanyahu, 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye saldırılarına devam eden İsrail’in amacının “esirleri evlerine geri getirmek, Hamas’ı ortadan kaldırmak ve Gazze’nin bir daha İsrail için tehdit oluşturmamasını sağlamak” olduğu yönündeki ifadelerini yineledi. ABD başta olmak üzere uluslararası kamuoyunun karşı çıktığı Refah’a kara saldırısına ilişkin de konuşan Netanyahu, “Refah dahil Hamas’ın taburlarının imhasını tamamlayacağız. Dünyada hiçbir güç bizi durduramayacak.” dedi.
The Times of Israel’e göre İsrail, Refah’a beklenen kara saldırısı öncesi Gazze’deki saldırılardan kaçarak bölgeye sığınan Filistinlileri çıkarmaya hazırlanıyor. İsrailli bir yetkili, Tel Aviv’in saldırı öncesi Filistinlilerin Refah kentinden çıkarılmasına hazırlık amacıyla 40 bin çadır satın aldığını doğruladı. Satın alınması planlanan çadırların Refah’a saldırı hazırlıklarının parçası olduğunu belirten yetkilinin açıklaması, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kara saldırısı için tarih belirlendiğini bildirmesinin ardından geldi.
İsrail ordu radyosunun haberine göre, Beni Gantz İsrail’in güneyindeki Sderot beldesinde basın açıklaması düzenledi. “Refah’a girip Han Yunus’a döneceğiz.” diyen Gantz, Gazze’deki askeri operasyonlar kapsamında hareket özgürlüğünü koruyacaklarını belirtti.”Zafere adım adım ulaşılacağını, ona doğru yol aldıklarını ve durmayacaklarını” öne süren Gantz, “en acil hedeflerinin esirlerin geri dönüşü” olduğunu savundu
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Sullivan, Beyaz Saray’daki basın brifinginde Gazze gündemini ve ABD’nin Refah ile ilgili tutumunu değerlendirdi. Sullivan, “ABD olarak 1,3 milyon kişinin sığındığı Refah’a yönelik bir kara işgalinin doğru olduğuna inanmıyoruz. Bu, adım atmanın en doğru yolu değil, Refah’ta Hamas’ın peşinden gitmenin daha doğru yolları var. Biz bu alternatif yolları geçen haftaki oturumda İsrailli muhataplarımıza ilettik.” diye konuştu.
İsmail Haniye’nin Ailesine Yapılan Saldırı
İsrail’in Gazze kentinin batısındaki Eş-Şati Mülteci Kampı’nda hareket halindeki bir aracı hedef alması sonucu Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin 3 oğlu ve 2 torunu hayatını kaybetti. İsrail, Ramazan Bayramı dolayısıyla Eş-Şati Mülteci Kampı sakinleri ve yakınlarıyla bayramlaşmaya giden Heniyye’nin ailesinden birçok kişinin bulunduğu bir aracı hedef aldı. Hamas lideri, “Çocuklarımın şehadetinden dolayı Allah’a şükrediyorum.” ifadelerini kullanarak, “Çocuklarım Gazze’de kaldılar ve Gazze’yi terk etmediler. Tüm halkımız evlatlarının kanlarıyla büyük bir bedel ödüyor. Ben de onlardan biriyim.” dedi. Yaşadıkları acıyla ve kanla Filistin halkına ve Filistin davasına umut, gelecek ve özgürlük oluşturduklarını vurgulayan Heniyye, şöyle devam etti: “İsrail’e yıkımla, katliamla, yok etmeyle alamadığını müzakere masasında da almayacağını söylüyoruz. Oğullarımın kanı Gazze’deki şehit halkımızın kanından daha kıymetli değildir. Çocuklarım Kudüs’ün ve Mescid-i Aksa’nın kurtuluşu uğruna canlarını feda etti.” İsrail’in, liderlerin çocuklarını hedef alarak Filistinlilerin kararlılığını kıracağını sandığını ancak bu dökülen kanın, Filistin toprağına bağlılıktaki kararlılıklarını artıracağını belirten Heniyye, “Ailemin 60’a yakın ferdi savaşta şehit oldu ve onlar ve halkımız arasında hiçbir fark yok. Kayıplarımız ne kadar büyük olursa olsun, İsrail’in yaptığı şantaja boyun eğmeyeceğiz, taviz vermeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, telefonda görüştüğü Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye’ye başsağlığı dileyerek, İsrail’in işlediği bütün insanlık suçlarının hesabını hukuk önünde mutlaka vereceğini belirtti.
İsrail gazetesi Haaretz, İsrail ordusunun Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin dün Gazze’de öldürülen oğullarının “terörist faaliyet” gerçekleştirmek üzere yola çıktıkları iddiasını “kabul edilemez” olarak değerlendirdi.
Hamas
Hamas, Telegram hesabından yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’nin orta kesimlerindeki Nusayrat Mülteci Kampı’na yönelik “sürdürdüğü barbarca saldırılarına” dikkati çekti. İsrail ordusunun söz konusu saldırılarını takip eden gazeteci grubunun hedef alınmasının kınandığı belirtilen açıklamada, İsrail’in Gazze’de gazetecilere karşı faşist saldırılarını devam ettirdiğine işaret edildi. Gazze Şeridi’ndeki silahsız sivillere yönelik “Nazi işgal güçlerinin” işlediği suçlara dair gerçeklerin aktarılmasını engellemek amacıyla gazetecilerin hedef alındığı vurgulanan açıklamada, uluslararası toplum, insan hakları örgütleri ve uluslararası basın kuruluşlarından gazetecilere yönelik saldırıları kınamaları talep edildi.
Hamas heyeti, Mısır İstihbarat Şefi Abbas Kamil ile Gazze Şeridi’nde ateşkes ve İsrail ile esir değişimi konularını ele aldı. Görüşmede Hamas heyeti, hareketin ulusal taleplerini aktarmanın yanı sıra İsrail’in saldırılarını tamamen durdurmasını, Gazze Şeridi’nden çekilmesini, zorla yerinden edilen Filistinlilerin ikamet yerlerine rahatça dönmesini, Filistinlilere yardımın ve yeniden inşanın başlamasını sağlayacak bir anlaşmayı istediğini belirtti. Bunun yanı sıra heyet, Hamas’ın, Filistinlilere karşılık İsrailli esirlerin serbest bırakılmasını öngören bir esir takası anlaşmasına varılması konusunda da istekli olduğunu bildirdi.
Hamas, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi’nin orta kesiminde bulunan Nusayrat Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırıların “soykırım savaşının bir ayağı” olduğunu belirtti. Hamas’tan yapılan yazılı açıklamada, “Nusayrat Kampı’ndaki yerleşim birimlerine yoğun bombardıman, faşist İsrail ordusunun Gazze’nin orta bölgesinde düzenlediği askeri operasyonun bir parçası ve soykırım savaşının bir ayağıdır.” ifadelerine yer verildi. Açıklamada, İsrail güçlerinin kampa yönelik saldırıları hakkında, “İki gündür devam eden saldırılar sivil tesislere ve evlere zarar verdi, onlarca kişinin şehit olmasına ve yaralanmasına yol açtı.” ifadeleri kullanıldı.
Hamas Siyasi Büro Üyesi Basim Naim, İsrail ile ateşkes ve esir takasıyla ilgili Mısır’ın başkenti Kahire’de yürütülen dolaylı müzakerelere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Kahire’deki müzakerelerin bir parçasının da ateşkes anlaşmasına varmayı amaçladığını belirten Naim, “Böylece İsrailli esirler hakkında nihai ve daha doğru veriler toplamak için yeterli zaman ve güvenliğe sahip oluruz. Çünkü farklı gruplar tarafından farklı yerlerde bulunuyorlar. Bazıları ise halkımızla birlikte öldürüldü ve enkaz altındalar.” ifadesini kullandı. Naim, “İsrail’in 6 ay boyunca saldırılar düzenleyerek ve soykırım yaparak başaramadığını, daha fazla güç kullanarak ya da saçma müzakereler yoluyla gerçekleştiremeyeceğini” bildirdi.
İspanya’nın Filistin Devletini Tanıma ve Tanıtma Girişimi
İspanya Meclisinde muhalefetten hükümete sorular oturumunda konuşan Sanchez, Filistin’i yazdan önce tanıyacaklarını yineleyerek, bunun gerekliliğini savundu. Gazze’de bu “yüzyılın en içler acısı insanlık felaketlerinden birinin” yaşandığını kaydeden Sanchez, “Taraflardan kalıcı ateşkes, Hamas’ın terörist saldırılarının kınanmasını, rehinelerin hemen serbest bırakılmasını ve insan felaketi ile orantılı bir insani yardımın ulaştırılmasını istiyoruz.” ifadesini kullandı. Başbakan Sanchez, “İsrail’in orantısız cevabı dünyayı ve Orta Doğu’yu istikrarsızlaştırmakla tehdit ediyor ve onlarca yıllık insan haklarını yerle bir ediyor.” dedi. Uluslararası toplumun ilk olarak mevcudiyetini tanımadan Filistin’e yardım edemeyeceğini vurgulayan Sanchez, “İspanya, Filistin devletini tanımaya hazır.” diye konuştu.
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Filistin devletini tanımak için Avrupa Birliği’ndeki (AB) diğer ülkelere iki günlük resmi ziyaret turuna çıktı. Sanchez, AB’nin yeni stratejik planını konuşmak üzere Varşova’ya giderken, burada Polonya Başbakanı Donald Tusk ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel ile görüştü. İspanya Başbakanlık kaynakları, Sanchez’in yarın da Norveç ve İrlanda’da görüşmelerde bulunarak, Filistin’in tanınması sürecine destek arayacağını açıkladı. Diğer yandan İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares de Onda Cero adlı İspanyol radyosuna verdiği demeçte, “Filistin devletini tanımak için diğer Avrupalı ülkelerle birlikte en iyi günü aramak için çalışıyoruz. Filistin’deki durumun ciddiyeti, Filistin devletini tanımak için daha fazla bekleyemeyeceğimizi gösteriyor.” dedi. Gerek Bakanlar Kurulu’nda gerekse Avrupalı ortaklarıyla görüşmelerinde Filistin devletinin tanınmasına yönelik günü karar vermeye çalıştıklarını ifade eden Albares, “Bunun kısa vadede olması gerektiği konusunda netiz.” diye konuştu.
Norveç hükümetinin resmi internet sitesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Başbakan Store, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Sanchez ile, Orta Doğu ve Gazze konusunu ele aldıklarını ifade eden Store, “Norveç, Filistin devletini ve onun BM’de yerini tanımaya hazır. Asıl mesele, bölgede barışı desteklemek için bunu hangi anda ve durumda yapacağımızdır.” diye konuştu.
Başkent Dublin’de İrlanda Başbakanı Simon ile düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, “İkimiz de düşünüyoruz ki Gazze’deki durum korkunç ve herhangi bir iyileşme belirtisi yok. Dahası sorunun bölgesel olarak büyümesi ve daha da kötüye gitmesi tehlikesi var. Benim görüşüme göre Başbakan Netanyahu’nun açık bir barış planı yok. Bu yüzden uluslararası toplumun, İspanya ve İrlanda gibi ülkelerin bu tehlikeli duruma çözüm üretmeleri gerekiyor.” dedi. “İnsan hayatları tehlikedeyken başka yere bakmak ya da başkalarının adım atmasını beklemek bize kabul edilebilir gelmiyor.” diye konuşan Sanchez, “İki devletli çözüm konusunda İrlanda ve İspanya aynı fikirde. Şiddet durmalı ve barış getirilmeli. İrlanda ve İspanya, koşullar uygun olduğunda Filistin’i kamuoyu önünde bir devlet olarak tanımayı ve Birleşmiş Milletlere tam üye ülke olarak desteklemeyi taahhüt etmiştir.” ifadelerini kullandı.
İran – İsrail Gerilimi
İsrail, İran’ın Şam’daki konsolosluk binasına 1 Nisan’da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2’si general rütbesinde toplam 7 kişi ölmüştü. İran, İsrail’in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran’ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti. İran İsrail’e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlatmıştı. Bazı askeri hedeflerin vurulduğunu, İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini açıklamıştı.
Hamas’tan yapılan açıklamada, “İran’ın işgalci Siyoniste karşı yürüttüğü askeri operasyonu doğal bir tepkidir. Şam’daki İran konsolosluğunun hedef alınması ve burada bazı Devrim Muhafızları liderlerinin öldürülmesi suçuna karşı hak edilmiş bir yanıt olarak görüyoruz.” ifadelerine yer verildi. Kendilerini Siyonist saldırılara karşı savunmanın bölge ülkelerinin ve halklarının en doğal hakkı olduğuna işaret edilen açıklamada, Arap ve İslam milletine, dünyanın özgür halklarına ve bölgedeki direniş güçlerine Aksa Tufanı ve Filistin halkının özgürlük hakkına desteklerini sürdürmeleri çağrısında bulunuldu.
Önemli Gelişmeler
Gazze’deki Nuseyrat Mülteci Kampı’nda yayın hazırlığı yapan TRT Arabi ekibi, İsrail ordusu tarafından tank saldırısına uğradı. Bağımsız kameraman olarak çalışan Sami Şahada ağır yaralandı, ameliyata alındı. TRT Arabi muhabiri Sami Berhum olaydan yara almadan kurtuldu.
Filistin’in dış ticareti İsrail’in kontrolünde gerçekleştirilirken, İsrail, Filistin hükümeti adına toplanan gümrük vergilerinden aylardır kesinti yapıyor. İşgal altındaki Filistin, dış ticaretinde İsrail’e bağımlı kalmaya devam ederken, Filistinlilerin ithalat ve ihracatının neredeyse tamamı İsrail’den ya da İsrail kontrolündeki noktalardan yapılıyor. Gergin siyasi durum, malların hareketine getirilen kısıtlamalar ve Gazze’ye uygulanan abluka, ticaretin önündeki temel engeller arasında yer alıyor. Filistin, İsrail’in Gazze Şeridi’nde 7 Ekim 2023’te başlayan yıkıcı saldırıları sonrasında daha da sıkı kontrollere maruz kalıyor. Gazze’nin mal tedarikinin, İsrail’den ya da İsrail kontrolündeki noktalardan yapılması zorunluluğu nedeniyle Gazze bu ülkeye bağımlı kalmaya devam ediyor. Çoğu kadın ve çocuk 33 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybetmesi, Filistinlilerin kıtlığa sürüklenmesi ve her geçen gün artan insani krizlere rağmen İsrail’in gümrük noktalarındaki güvenlik kontrolleri, başta gıda ve sağlık ürünleri olmak üzere Gazze’nin ihtiyaç duyduğu malzemelere erişimini kısıtlıyor. İsrail gümrükleri ve rutin İsrail güvenlik kontrolleri ithalat işlemlerinde uzun gecikmelere neden oluyor. Uluslararası Ticaret Merkezinin (ITC) verilerine göre, Filistin ithalatının yarısından fazlasını İsrail’den gerçekleştirirken, ihracatının ise neredeyse tamamını bu ülkeye yapıyor. Türkiye ile Çin, ülkenin en çok ithalat yaptığı diğer ülkeler olarak sıralanıyor. ITC’nin son mevcut yıllık verisi olan 2022’de Filistin’in yıllık ithalatı, 9 milyar doların biraz üzerinde. İsrail’den 4,75 milyar dolarlık mal satın alan Filistin, Türkiye’den yaklaşık 1 milyar dolar, Çin’den de 700 milyon dolarlık ithalat yapıyor. Filistin, 1,5 milyar dolarlık ihracatının 1,3 milyar dolarlık kısmını İsrail’e gerçekleştiriyor.
İsrail ordusu, yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus’tan çekildiğini duyurmuştu. İsrail ordusunun çekilmesinden sonra caddelerden toplanan cesetlerin bazılarının sokak hayvanları tarafından parçalandığına işaret eden görgü tanıkları, Filistinlilere ait bazı cesetlerin ise İsrail tankları altında ezildiğini aktardı.
İsrail’de Netanyahu hükümetine karşı her hafta düzenlenen protestolar bu hafta da devam etti. Tel Aviv’de binlerce İsrailli, Gazze’ye saldırılar devam ederken Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin istifası, erken seçim ve İsrailli esirlerin evlerine geri getirilmesi talebiyle protesto düzenledi.
BM Güvenlik Konseyinin nisandaki dönem başkanı Malta’nın Daimi Temsilciliğinden yapılan açıklamada, “Filistin’in üyeliğine dair tavsiyede bulunmak için mutabakat sağlanamadı.” ifadesine yer verildi. Malta’nın konuya ilişkin bir rapor hazırlayacağı aktarılan açıklamada, raporun Konsey üyelerine dağıtılacağı belirtildi.
Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalara göre, İsrail saldırılarının ramazan ayı boyunca durmaksızın devam ettiği ve bazı günlerde şiddetlenerek arttığı gözlendi. İsrail ordusu ramazan ayı boyunca Gazze Şeridi’nde 182 katliam gerçekleştirdi. İsrail güçlerinin bu süre içince havadan, karadan ve denizden yaptığı yoğun saldırılarda 2315 Filistinli hayatını kaybetti.
Yazan: Emircan Obak