Geleceğin stratejik ülkelerinden: Cibuti

Cibuti (Djibouti), Afrika’nın doğusunda yer alan küçük bir ülke olmasına karşın jeostratejik açıdan oldukça önemli bir konuma sahiptir. Ülkenin komşuları Eritre, Etiyopya ve Somali’dir. Başkenti de aynı adı taşıyan Cibuti şehridir.  küresel ticaret yolları üzerindeki stratejik konumu ve bölgesel güvenlikteki rolüyle dikkat çekmektedir. Bu rapor, Cibuti’nin jeostratejik önemini, ekonomik potansiyelini ve Türkiye ile ilişkilerini incelemektedir

 

1 milyondan az nüfusa sahip olan Cibuti’nin yüz ölçümü yaklaşık Ankara kadardır.

Kızıldeniz’in çıkışında bulunması ve Hint Okyanusuna kıyısı olması hasebiyle Babu’l Mendeb Boğazı ve Aden Körfezi gibi dünya ticaretinde önemli pay sahibi olan Cibuti adeta Coğrafyanın efendisidir.

 

 

: Cibuti Cumhuriyeti’nin Dünya’daki Konumunu Gösteren Harita

 

Cibuti yarı başkanlık sistemiyle yönetilmektedir. Resmi dili Fransızca ve Arapça olan Cibuti’de halkın % 98’i Müslümandır. Ülkede Somalililer (% 65), Afarlar (% 30) ve Araplar ( % 5) olmak üzere üç farklı etnik köken söz konusudur

Dünya sağlık örgütüne göre ülkede sık görülen hastalıklar verem, sıtma, kızamık, HIV’dir.

 

 

Bab-el mendep boğazından  Yılda 35.000 Ticari gemi geçmektedir. Dünya petrol ihracatının %30’u buradan geçiyor.

Avrupa’ya taşınan petrolün yüzde 75’inin Babu’l Mendeb Boğazından geçmesi, burayı dünyanın en işlek ikinci deniz yolu hâline getiriyor. Aynı zamanda bu ticaret yolu Çin ve Hindistan’ın da Avrupa’yla arasındaki tek ticaret yolu olma özelliği taşıyor.

 

Küresel Ticaret için Cibuti ne kadar öneme sahip?

  • Kızıldeniz küresel ticaretin %10’undan fazlasını taşıdığı tahmin ediliyor.
  • Afrika boynuzu jeostratejik Kızıldeniz ticaret kavşağKızında yer alıyor.
  • Bu bağlamda Cibuti de burada çok önemli bir pozisyonda yer alıyor

Cibuti’nin Afrika Boynuzu olarak nitelendirilen bölgenin Orta Doğu’ya en yakın ucunda bulunması, aynı zamanda enerji geçiş güzergâhında yer alması ülkeyi ABD-Çin arasında muhtemel bir “soğuk savaş” merkezi hâline getirirken Kızıldeniz’i de yeni bir küresel rekabetin başlangıç noktası olarak belirlemekte.

 

Basra Körfezi, dünya genelinde en fazla petrol yüklemesinin yapıldığı bölge olarak bilinmektedir. Bu bölgeden geçen gemiler, Avrupa’ya ulaşabilmek için Bab-el Mendep Boğazı’nı kullanmaktadır. Bu güzergah üzerinde, Cibuti stratejik bir kilit noktada yer almaktadır. Bu bölgenin güvenliğini sağlamak ve kontrol, gözlem gibi faaliyetleri yürütmek amacıyla, Cibuti’de birden fazla devletin askeri üssü bulunmaktadır.

 

Cibuti’deki Askeri Üs Yarışları

Cibuti, stratejik konumu sayesinde birçok ülkeye askeri üs kiralayarak önemli gelir elde etmesine rağmen, halkının büyük bir kısmı yoksullukla mücadele etmektedir.

  • Doğal kaynakları yetersiz olan Cibuti, stratejik konumundan ekonomik gelir sağlamakta ve bu durum, bölgede ciddi bir askeri üs yarışına yol açmaktadır.
  • Kızıldeniz’in Aden Körfezi’ne açıldığı noktada bulunan Cibuti, stratejik konumu nedeniyle bölgede siyasi ve askeri nüfuzunu artırmak isteyen ülkeler tarafından başlıca hedef haline gelmiştir.

Cibuti’de üs kuran ülkeler arasında ABD, Çin, Suudi Arabistan, İtalya, Fransa, Japonya ve Hindistan gibi ülkeler bulunmaktadır.

 

ABD’nin Cibuti’deki askeri üssü

  • . 11 Eylül 2001 saldırıları sonrası ABD 2003 yılında Cibutide CAMP LEONNIER üssünü kurdu.
  • Bu üs ABD’nin tek resmi üssüdür.
  • Komuta Merkezi olarak kullanıyor ve 4000 askeri bulunuyor
  • Amerikalılar, Yemen ve Somaklideki çatışmalarda bu üssü drone operasyonları için aktif olarak kullanıyorlar
  • ABD Cibuti arasındaki sözleşme 2014 yılında   2034’e kadar sürecek.

3024’te 10 yıl için 600 milyon dolara kiralanıyor.

 

 

ÇİN’in Askeri üssü

 

Çin, ilk kez yurt dışındaki askeri üssünü Cibuti’de açmıştır. Çin’in Afrika’daki varlığı ve bölgedeki faaliyetlerini artırma çabaları göz önüne alındığında, bu adım Cibuti’nin uluslararası ilgi ve dikkatini daha da artırmıştır. Çin’in yurt dışındaki ilk askeri üssünü Cibuti’de kurması, ülke üzerindeki araştırma ve tanıma çabalarını artırmış ve Cibuti’nin stratejik önemi daha belirgin hale gelmiştir.

 

  • Çin, Cibuti’deki askerî üssünü 1 Ağustos 2017’de faaliyete geçirdi. Burada konuşlandıracağı donanması vasıtasıyla da Aden Körfezi ve Somali açıklarında devriye, koruma, insanî yardım, ortak eğitim ve tatbikat faaliyetleri düzenlemeyi planlıyor. 
  • Afrika’ya yapılan yatırımların çoğu Çin kredileri sayesinde oldu
  • Cibuti, altyapısını ve liman kapasitesini artırmak için çeşitli uluslararası işbirlikleri ve yatırımlar çekmiştir. Özellikle Çin’in “Bir Kuşak, Bir Yol” projesi kapsamında yapılan yatırımlar, Cibuti’nin ticaret ve lojistik altyapısının geliştirilmesine büyük katkı sağlamıştır.

.Bu üssün tek amacı tabii ki  Afrika yatırımları değildi.

  • Çin’in Avrupa Birliği ülkeleri ile günde 1 milyon dolar değerinde ticareti var. İthalatlarını da hint okyanusu2ndan geçiriyor. Bu bölgede çok fazla korsancılı faaliyetleri de olduğu için gemilerini güvene de almak istiyor.
  • son yıllarda Süveyş Kanalı, Babu’l Mendeb Boğazı, Aden Körfezi vasıtasıyla Akdeniz, Kızıldeniz ve Hint Okyanusunu birbirine bağlayarak bölgedeki siyasî ve ekonomik etkinliğini artıran Çin, bu hat vasıtasıyla Avrupa’ya ticarî sevkiyatını da güvence altına almış oluyor. Bu bağlamda Askeri üs kurmak için Cibuti en seçenekti ve doğal olarak ilk askeri üssünü buraya kurması da çok akıllıca hamle oluyor.
  • Çin, Dünyanın en büyük serbest ticaret bölgesini Cibuti’de kurmak için hazırlık aşamasındadır.

 

Fransa’nın askeri üssü

 

  • Ülkede ABD’den sonra büyük bir askerî varlığa sahip ülke Cibuti’nin eski sömürgecisi olan Fransızlar. Zaten ülke, bağımsızlığını kazanmadan önce “Fransız Somalisi” olarak anılmaktaydı. Cibuti’de yaklaşık bin kişilik bir askerî kuvvet bulunduran Fransa’nın Afrika’daki en büyük askerî üssü burada yer alıyor. Hâlâ sömürgeci refleksleriyle hareket etmekle eleştirilen Fransa’nın, kira bedeli olarak yaklaşık 34 milyon dolar ödemekte olmasına karşın bu üsten elde ettiği kazanç elbette bu miktarla ölçülemeyecek kadar büyük.,

İtalya’nın askeri üssü

İtalya da bölgedeki küresel rekabetten geri kalmayan ülkelerden biri. İtalya’nın Cibuti’de lojistik askerî üssünde 100 kişilik özel kuvvet personeli görev yapıyor. Deniz korsanlığıyla mücadele ve rehine kurtarma operasyonları gerekçesiyle bu ülkede asker konuşlandıran İtalyanlar, 300 kişi kapasitesi olan üsse Fransızlar gibi 34 milyon dolar kira bedeli ödemekteler. Cibuti’de askerî anlamda varlık gösteren veya bunun için çalışan Batılı ülkeler bunlarla sınırlı değil. Almanya ve İspanya’nın da Cibuti’de askerî üs kurabilmek için sırada beklediği biliniyor.

 

Cibuti’nin Etiyopya için önemi

 

  • Cibuti limanları komşusu Etiyopya için de çok önemlidir. Denize kıyısı olmayan Etiyopya, Afrika’nın en büyük ekonomilerinden biridir.
  • Somali ve Eritre’ye göre daha güvenilir.
  • Hem de bulunan demiryolu sayesinde Cibuti limanını kullanıyor.
  • Etiyopya’daki doğalgazdan faydalanmak için Cibuti’de boru hattı inşa etmeyi planlayan Çin, Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’dan Cibuti’ye uzanan ve 1917’de Fransızlar tarafından inşa edilen demiryolu hattının imtiyazını da almayı başardı

Türkiye Cibuti ilişkileri

Osmanlı Devleti, Afrika Boynuzu’nda özellikle Kızıldeniz ve Hint Okyanusu’ndaki deniz ticaret yollarını kontrol etmek amacıyla stratejik noktaları ele geçirmiştir. Bugünkü Cibuti’nin de içinde bulunduğu bu bölge, Osmanlı’nın Habeş Eyaleti’nin bir parçası olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu, bölgedeki Müslüman halk ile iyi ilişkiler kurmuş ve hiçbir zaman amacı işgal ve sömürgeci tutum olmamıştır.  Eğer sömürge altında olsaydı fransa gibi halk fransızca değil türkçe bilirdi. Burada daha çok bir himaye politikası izlemiştir. Osmanlı yönetimi altında bölge, büyük bir hoşgörü ve karşılıklı saygı ortamı içerisinde yönetilmiştir. Bu sebeplerden ötüür türkiyeye büyük bir sevgi hakimdir.

19.yüzyılın sonlarına doğru Osmanlı İmparatorluğu’nun zayıflaması ve Avrupa’nın Afrika’daki sömürgeci faaliyetlerinin artmasıyla, bu bölge Fransızların ilgisini çekmiştir. 1862 yılında Cibuti kıyılarındaki Obock bölgesini Fransızlar ele geçirmiş ve 1888 yılında Cibuti, Fransız Somalisi olarak adlandırılan bölgenin başkenti olmuştur. Bu tarihten itibaren bölge Fransız sömürgesi haline gelmiş ve Osmanlı’nın bölgedeki etkisi sona ermiştir.

 

Cibuti, 1977 yılında bağımsızlığını kazandıktan sonra Türkiye ile ilişkilerini geliştirmeye başlamıştır.  Türkiye, bağımsızlık sonrasında Cibuti’yi tanıyan ilk ülkeler arasında yer almıştır ve ilişkiler iki ülke arasında hızlanmaya başlamıştır.

Cibuti’nin Ankara Büyükelçiliği 2012’de, ülkemizin Cibuti Büyükelçiliği ise 2013’te faaliyete geçmiştir.

 

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ise 23-25 Ocak 2015 tarihleri arasında Cibuti’yi ziyaret etmiştir. Sözkonusu ziyaret sırasında yapım kararı alınan Ambouli Dostluk Barajı ve II. Abdülhamit Han Camii iki ülke arasındaki dostluğun somut sembollerindendir.

Ambouli Dostluk barajı ülkede yaşanan ve yaşanabilecek sel felaketleri için oldukça önem büyük önem arz etmektedir. 30 Eylül 2019 ve son olarak 2 Ocak 2023 tarihinde Cibuti’de son yılların en yoğun yağışları yaşanmış, Ambouli-Dostluk Barajı yaklaşık 1000 m3/s’lik debiye sahip taşkınlardan başkenti korumuştur.

TBMM Başkanımız Sayın Mustafa Şentop, Cibuti Meclis Başkanı’nın davetine icabetle Afrika Parlamenterler Birliği 42. Konferansı’na 27-29 Kasım 2019 tarihlerinde iştirak etmiştir. Ziyaret vesilesiyle, yapımı Diyanet Vakfı tarafından üstlenilen II. Abdülhamit Han Camii açılmıştır.  Osmanlı mimarisi ile inşa ediliyor. Osmanlı Devleti’nden sonra Afrika’da bir Osmanlı Sultanı adına yaptırılan ilk cami olma özelliğini taşıyor.

2019 yılında Türkiye-Cibuti ikili ticaret hacmi 255 milyon ABD Doları olarak gerçekleşmiştir. 2020 yılında ise bu rakam 319 milyon ABD Dolarına ulaşmıştır.

Ülkemiz tarafından, Türkiye Bursları kapsamında Cibuti’ye yüksek öğrenim bursları tahsis edilmektedir. 1992 yılından günümüze 243 Cibutili öğrenciye burs tahsis edilmiştir.

Görünüşe göre, gelecekte Türkiye-Cibuti ilişkilerinin hızla devam etmesi öngörülmektedir.

 

 

Cibuti, stratejik konumu, zengin kültürel yapısı ve ekonomik potansiyeli ile dikkat çeken bir ülkedir. Küçük yüzölçümüne rağmen, uluslararası ilişkilerde önemli bir rol oynamakta ve bölgesel istikrar için kritik bir öneme sahiptir. Ekonomik gelişimini sürdürebilmek ve bölgesel etkisini artırmak için altyapı yatırımlarına ve uluslararası işbirliklerine devam etmesi beklenmektedir.

 

 

 

KAYNAKÇA

https://ticaret.gov.tr/data/5b885d7aaf23be7c5c10c652/C%c4%b0BUT%c4%b0%20%c3%bclke%20profili%202024.pdf

https://www.mfa.gov.tr/sub.tr.mfa?5f2da8c1-cd57-48d8-8c68-956dc386dd9a

 

https://cdn.britannica.com/28/183628-050-525CB375.jpg (05.09.2018)

https://www.academia.edu/62919201/Do%C4%9Fu_Afrika_n%C4%B1n_D%C3%BCnya_ya_A%C3%A7%C4%B1lan_Penceresi_Cibuti

 

https://www.aa.com.tr/tr/gundem/bakan-uraloglu-cibutideki-istanbul-meydaninin-acilisini-yapti/3129156

https://www.aa.com.tr/tr/ekonomi/turkiyenin-insa-ettigi-cibutinin-ilk-baraji-acildi/3128431

https://www.dsi.gov.tr/Haber/Detay/11728#:~:text=Ambouli%20Dostluk%20Baraj%C4%B1%2C%20Cibuti%20Cumhuriyeti,korunmas%C4%B1%20ve%20yeralt%C4%B1%20suyunun%20beslenmesidir.

Cibuti Komorlar Seyahati

https://www.aa.com.tr/tr/analiz/cibuti-de-us-savaslari/1856262

 

YAZAN: BEYZANUR ÖZKAN

 

Leave A Comment

At vero eos et accusamus et iusto odio digni goikussimos ducimus qui to bonfo blanditiis praese. Ntium voluum deleniti atque.

Melbourne, Australia
(Sat - Thursday)
(10am - 05 pm)