KARS ANTLAŞMASI’NIN GENEL ÖZELLİKLERİ, TÜRKİYE VE TÜRK DÜNYASINA ETKİLERİ

Öz

13 Ekim 1921 tarihinde imzalanan Kars Antlaşması; Türkiye’nin doğu sınırlarını kesinleştirmesi, Ermeniler ile olan sınır anlaşmazlıklarını çözüme kavuşturması, Nahçıvan’ın özerk bölge olarak Azerbaycan’a devredilmesi gibi sonuçlarıyla Türkiye ve Türk Dünyası’nda önemli bir yer taşıyor. Bu antlaşma, Birinci İnönü Savaşı’na müteakiben imzalanan Moskova Antlaşması’nın ardından düzenlenen Kars Konferansı’nın bir sonucu olarak imzalanmış ve yürürlüğe girmiştir. Bu araştırma çalışmasında Kars Anlaşması’nın genel özellikleri, anlaşmaya giden süreçte imzalanan Moskova Antlaşması, düzenlenen Kars Konferansı, Kars Antlaşması maddelerinin Türkiye ve Türk Dünyası’na etkileri incelenmiştir.

 

A)KARS ANTLAŞMASI’NA GİDEN SÜREÇ

Kars Antlaşması 13 Ekim 1921 tarihinde imzalanmıştır. Bu tarihe gelene kadar anlaşmanın zeminini hazırlayan bazı anlaşmalar ve konferanslar düzenlenmiş ve mevcut sorunlara çözüm aranmıştır. Bu çözüm arayışının sonuçlarından biri ise Kars Antlaşmasıdır. Kars Anlaşmasına giden yolun ilk adımı Moskova Antlaşması ile, ikinci adımı ise Kars Konferansı ile atılmıştır.

Tarih 16 Mart 1921, Moskova Antlaşması

Tam adı “Türkiye-Sovyet Rusya Dostluk ve Kardeşlik Antlaşması” olan 16 Mart 1921 tarihli Moskova Antlaşması’nın Türk diplomasi tarihinde özel bir yeri vardır. Çünkü bu antlaşma milli mücadele devam ederken Anadolu’ya “Dostluk ve Kardeşlik” statüsünde bir müttefik kazandırmıştır. Bu müttefik Sovyet Rusya’dır. Moskova Antlaşması Kars Antlaşması’nın temelini oluşturduğu için incelemekte fayda var. 16 maddeden oluşan Moskova Antlaşması’nın içeriği özetle şu şekildeydi:

  • Taraflar, birbirlerine zorla kabul ettirilen herhangi bir barış antlaşmasını tanımayacaklardı.
  • Türkiye sınırı Kars ve Ardahan’ı içine alacak şekilde Misak-ı Milli sınırları olarak kabul edildi.
  • Bu anlaşmada Misak-ı Milli sınırları içinde olan Batum’u Gürcistan’a versek de oradaki Müslüman ve Türk halkının dini ve kültürel hakları güvenceye alındı.
  • Nahçıvan’ın, Azerbaycan’a bağlı özerk bir bölge olması kararlaştırıldı.
  • Sovyet Rusya Hükumeti kapitülasyonları tanımadı.
  • İki ülke arasındaki bağlantıyı güçlendirmek amacıyla telgraf, demiryolu vb. ulaşım ve iletişimi geliştirecek girişimlerde bulunulacaktı.
  • Taraflar en kısa sürede iki ülkenin bağlarını ve ilişkilerini sağlamlaştıracak ekonomik ve diğer sorunları düzenleyici anlaşmalar yapacaklardı.

Moskova Antlaşması’nın genel özeti yukarıdaki maddeler şeklindedir. Bu antlaşmada öyle bir madde vardır ki, bu madde Kars Antlaşması’nın önünü açan madde olmuştur. Madde şu şekildedir:

Moskova Antlaşması, 15. madde– Türk-Rus Antlaşmasında Güney Kafkasya Cumhuriyetleri’ne ilişkin hükümlere Türkiye ile bu Cumhuriyet’ler arasında yapılacak antlaşmalarda uyulmasını zorunlu kılmak için, Rusya söz konusu Güney Kafkasya Cumhuriyetleri katında gerekli işlemlerde bulunmayı yükümlendi.

Moskova Antlaşması’ndan Kars Antlaşması’na giden madde Moskova Antlaşması’nın yukarıda belirtilen 15. maddesidir.  Bu maddeye binaen Sovyet Rusya’nın da katılacağı bir konferans düzenlenmiştir. Sovyet Rusya gözlemci olarak, Türkiye ve Transkafkasya[1] ülkeleri ise taraflar olarak bu konferansa katıldı. Konferansın adı: Kars Konferansı…

Tarih 26 Eylül 1921, Kars Konferansı

Moskova Antlaşması ile Türkiye’nin doğu sınırları güvence altına alınmıştı. Fakat Türkiye’nin doğu sınırlarında bulunan Güney Kafkasya Sovyet Cumhuriyetleri [2] ile de anlaşma yoluna gidilerek doğu sınırının güvenliğini garanti altına alınmasını istedi. Bu amaçla Kars Konferansı düzenlendi ve konferansın neticesi olarak bir anlaşmaya varılacağı öngörüldü. Bu konferansa Sovyet Rusya gözlemci, Türkiye ile SSC Azerbaycan, SSC Ermenistan ve SSC Gürcistan taraflar olarak katıldı. TBMM Hükumetini temsilen katılan ekibin başdelegesi Kazım Karabekir’dir. Bu konferans yaklaşık bir ay sürdü ve bu konferansın sonucunda Kars Antlaşması imzalandı.

 

B)KARS ANTLAŞMASI

Kars Konferansı’nın bir sonucu olarak imzalanan Kars Antlaşması 20 maddeden oluşmaktadır. 13 Ekim 1921’de imzalanan Kars Antlaşması’nın temeli Moskova Antlaşması’na dayanmaktadır. Maddeler incelendiğinde büyük ölçüde birbiriyle örtüştüğü rahatlıkla görülebilir. Bunun incelemesini bu kısımdaki çalışmamızın ikinci alt başlığında açıkladık.

Kars Antlaşması’nın Önemli Maddeleri ve İçeriği

Madde 2 — Bağıtlı Taraflar, içlerinden birine zorla kabul ettirilmek istenilecek herhangi bir barış Antlaşması ya da uluslararası bir bağıtı tanımamak konusunda görüş birliği içindedirler. Bu Antlaşma gereğince, Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyetler Cumhuriyetleri Hükûmetleri Türkiye’ye ilişkin olup da bugün Büyük Millet Meclisince temsil edilen Türkiye Hükûmetinin tanımadığı hiçbir uluslararası bağıtı tanımamayı kabul ederler. İşbu Antlaşmada yazlı “Türkiye” terimi ile İstanbul’da toplanan Osmanlı Millet Meclisince kabul edilip açıklanan ve tüm devletler ile basına bildirilen 28 Aralık 1336 (1920) günkü Misak-ı Milli’nin kapsadığı topraklar anlaşılır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti de Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan’a ilişkin olup bu ülkelerin bugün Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyetlerince temsil olunan Hükûmetlerince tanınmayan hiçbir uluslararası bağıtı tanımamayı kabul eder.

  • Taraflar, birbirlerine zorla kabul ettirilen herhangi bir barış antlaşmasını tanımayacaklardı. Böylece ilgili üç ülke Sevr Antlaşmasını reddetmiş oldu.
  • “Türkiye” denildiği zaman Misak-ı Milli sınırlarının kastedildiği kabul edilmiştir. Böylece Türkiye’nin sınırları, özellikle Kafkas sınırları, Kafkas komşu ülkeler nezdinde

çizilmiş ve güvence altına alınmıştı.

Madde 3 — Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyetler Cumhuriyetleri Hükûmetleri Kapitülasyonlar yönteminin her ülkenin ulusal gelişmesinin özgürce sürmesi ve egemenlik haklarının bütünüyle kullanılmasıyla bağdaşmadığını kabul ederek, Türkiye’de bu yöntemle herhangi bir biçimde ilişkili her türlü yetkilerin ve hakların kullanılmasını geçersiz ve kaldırılmış sayar.

  • Türkiye’nin ekonomik özgürlüğü bakımından belini büken kapitülasyonlar bu madde ile ilgili ülkeler tarafından geçersiz sayılmıştır.

Madde 4 — Türkiye’nin kuzey-doğu sınırı (Rus Genelkurmayının 1/210.000 ölçekli, 1 parmak, 5 verstlik mesafe haritasına göre) Karadeniz kıyısında bulunan Sarp Köyünden başlayarak Hedis Meta Dağı – Şavyet Dağında suların bölündüğü çizgi – Kani Dağı ve oradan, sürekli olarak, Ardahan ve Kars Sancaklarının eski yönetim sınırlarının kuzeyini ve Arpa Çay ile Aras ırmaklarının talveğini Nizni – Kara Su’yun döküldüğü yere dek izleyen çizgi ile belirlenmiştir. (Sınırın ayrıntıları ve buna ilişkin işler için I ve II sayılı Ekler ile Bağıtlı Taraflarca imzalanmış ilişik haritaya başvurulması. Antlaşma metni ile harita arasında çelişki bulunursa Antlaşma metni haritaya yeğ tutulacaktır.)

Rusya Sovyetleri Sosyalist Federal Cumhuriyeti Hükûmetinin bir temsilcisinin de katılmasıyla eşit sayıda üyelerden oluşacak bir Karma Sınır Çizme Komisyonu topraklar üzerinde sınırı ayrıntılarıyla saptamak ve sınır işaretlerini koymakla görevlidir 

  • Bu maddeden açıkça anlaşılıyor ki, Türkiye’nin Kuzey-Doğu sınırı maddede belirtilen hususlara binaen çizilmiştir.

Madde 5 — Türkiye Hükûmeti ile Ermenistan ve Azerbaycan Sovyetler Hükûmetleri işbu Antlaşmanın III sayılı Ekinde belirtilen sınırlar içinde olmak üzere, Nahcivan bölgesinin Azerbaycan’ın koruyuculuğunda özerk bir ülke oluşturulması konusunda anlaşmışlardır.

  • Nahçıvan’ın Azerbaycan koruyuculuğunda özerkliğine karar verilen bu madde Türk Dünyası açısından önemli bir yere sahip ve etkileri günümüzde dahi devam ediyor. Bu maddenin ayrıntılı açıklamasını çalışmamızın “Kars Antlaşması’nın Türkiye ve Türk Dünyası Açısından Önemi ve Sonuçları” alt başlığında incelenmiştir.

Madde 6 — Türkiye, işbu Antlaşmanın 4. maddesinde gösterilen sınırların kuzeyinde bulunan ve Batum Livasına ilişkin topraklar ile Batum kenti ve limanı üzerindeki egemenlik hakkını, şu koşullarla, Gürcistan’a bırakmaya razı olur:

Birincisi: İşbu Maddede belirtilen yerler halkının, her topluluğun kültürel ve dinsel haklarını sağlayacak ve bu halkın yukarıda sözü geçen yerlerde isteklerine uygun bir tarım toprakları rejimi kurma olanağına sahip olacak biçimde geniş bir yönetimsel özerkliğe kavuşması.

İkincisi: Batum limanı üzerinden Türkiye’ye giden ya da oradan gelen ticaret malları ve tüm nesnelerin gümrük vergisine bağlı tutulmayarak ve hiçbir engelle karşılaşmayarak, her türlü vergi ve ücretten bağışık biçimde, serbest transit hakkı ile birlikte, Türkiye’nin özel harcamalarından da ayrık olarak, Batum limanından yararlanmasının sağlanması. Bu Maddenin uygulanması için işbu Antlaşmanın imzasından hemen sonra ilgili Taraflar temsilcilerinden oluşan bir Komisyon kurulacaktır.

  • Bu madde ile Türkiye Misak-ı Milli sınırlarından taviz vererek Batum’dan vazgeçmiştir. Fakat anlaşmada Misak-ı Milli sınırları içinde olan Batum’u Gürcistan’a versek de oradaki Müslüman ve Türk halkının dini ve kültürel hakları güvenceye alındı.

Madde 9 — Boğazların tüm ulusların ticaretine açılması ve geçiş özgürlüğünün sağlanması için Türkiye ile Gürcistan, Karadeniz ve Boğazların bağlı olacağı rejimin kesin biçimde hazırlanması işinin, kıyı devletlerinin temsilcilerinden oluşmak üzere, daha sonra yapılacak bir Konferansa bırakılmasını uygun bulurlar. Şu da var ki, bu Konferans ta alınacak kararların Türkiye’nin salt egemenliğine ve Türkiye ile onun başkenti İstanbul’un güvenliğine hiçbir zarar getirmemesi gerekir.

  • Türkiye, boğaz hakimiyetinden taviz vermemiştir. Ve boğazlardan ekonomik verim alabilmek adına konferans ve anlaşma girişimlerine başvurmuştur.

Genel özet şeklinde Kars Antlaşması’nın madde içeriği sıralandığında Moskova Antlaşması ile benzer kararlar alındığı görülebilir. Bir sonraki başlığımızda bu durumu daha ayrıntılı şekilde inceleyeceğiz.

Kars Antlaşması’nın Maddelerinin Moskova Antlaşması Maddeleri ile Ortak Yönleri

Kars Antlaşması, Moskova Antlaşması’nın bir benzeri hatta devamıdır. Bu iki anlaşma birbirini tamamlamış ve bugünkü Türkiye’nin Kafkas sınırlarını çizmiştir. Maddelerin içeriğine ve karşılaştırılmasına bakıldığında:

Moskova Antlaşması, Madde 1 — Bağıtlı Taraflar, herhangi birine zorla kabul ettirilmek istenilen bir barış antlaşması ya da başka bir uluslararası bağıtı tanımamayı ilke olarak benimserler. Rusya Sovyetleri Sosyalist Federal Cumhuriyeti Hükûmeti, bugün Büyük Millet Meclisince temsil edilmekte olan Türkiye ulusal Hükûmeti tarafından tanınmamış Türkiye’ye ilişkin hiçbir uluslararası bağıtı tanımamayı kabul eder. İşbu Antlaşmada yazılı ‘Türkiye’ terimi ile 28 Ocak 1920 günü İstanbul’da toplanan Meclis-î Milli’nin kapsadığı topraklar anlaşılmaktadır. Türkiye’nin kuzey-doğu sınırı, Karadeniz kıyısında bulunan Sarp köyünden başlayarak, Hedis Meta dağı – Savşat dağında suların bölündüğü çizgi – Kani dağı ve oradan, sürekli olarak, Ardahan ve Kars Sancaklarının yönetim sınırlarının kuzeyini izleyerek Aşağı Kara Su’yun döküldüğü yere varan çizgi ile belirlenmiştir.

 

Kars Anlaşması, Madde 2 — Bağıtlı Taraflar, içlerinden birine zorla kabul ettirilmek istenilecek herhangi bir barış Antlaşması ya da uluslararası bir bağıtı tanımamak konusunda görüş birliği içindedirler. Bu Antlaşma gereğince, Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyetler Cumhuriyetleri Hükûmetleri Türkiye’ye ilişkin olup da bugün Büyük Millet Meclisince temsil edilen Türkiye Hükûmetinin tanımadığı hiçbir uluslararası bağıtı tanımamayı kabul ederler. İşbu Antlaşmada yazlı “Türkiye” terimi ile İstanbul’da toplanan Osmanlı Millet Meclisince kabul edilip açıklanan ve tüm devletler ile basına bildirilen 28 Aralık 1336 (1920) günkü Misak-ı Milli’nin kapsadığı topraklar anlaşılır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti de Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan’a ilişkin olup bu ülkelerin bugün Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyetlerince temsil olunan Hükûmetlerince tanınmayan hiçbir uluslararası bağıtı tanımamayı kabul eder.

  • Moskova Antlaşması’nın 1. maddesi ile Kars Antlaşması’nın 2. maddesi birbiri ile örtüşen, aynı anlama gelen maddelerdir. Her iki maddede de tarafların, birbirlerine zorla kabul ettirilen herhangi bir barış antlaşmasını tanımayacakları belirtiliyor. Böylece iki anlaşmada da Sevr Antlaşması reddedilmiş oluyor. Aynı zamanda Kars ve Ardahan sancakları Türkiye’ye bırakılıyor ve Türkiye’nin doğu sınırları ilgili devletlere kabul ettiriliyor.

Moskova Antlaşması, Madde 7 — Rusya Sovyetleri Sosyalist Federal Cumhuriyeti Hükûmeti, Kapitülasyonlar yönetiminin her ülkenin ulusal gelişmesinin özgürce sürmesi ve egemenlik haklarını bütünüyle kullanmasıyla bağdaşmadığını kabul ederek, Türkiye’de bu yöntemle herhangi bir biçimde ilişkili her türlü yetkilerin ve haklarını kullanılmasını geçersiz ve kaldırılmış sayar.

Kars Antlaşması, Madde 3 — Ermenistan Azerbaycan ve Gürcistan Sovyetler Cumhuriyetleri Hükûmetleri Kapitülasyonlar yönteminin her ülkenin ulusal gelişmesinin özgürce sürmesi ve egemenlik haklarının bütünüyle kullanılmasıyla bağdaşmadığını kabul ederek, Türkiye’de bu yöntemle herhangi bir biçimde ilişkili her türlü yetkilerin ve hakların kullanılmasını geçersiz ve kaldırılmış sayar.

  • Moskova Antlaşması’nın 7. maddesi ile Kars Antlaşması’nın 3. Maddesi taraflar ile aynı uzlaşmayı ifade eder. Her ikisinde de Türkiye’nin ekonomik özgürlüğü bakımından belini büken kapitülasyonlar ilgili ülkeler tarafından geçersiz sayılmıştır.

 

Moskova Antlaşması, Madde 3 — Bağıtlı Taraflar, Antlaşmanın 1 (C) Ekinde belirlenen sınır içindeki Nahcivan kesiminin, koruyuculuk hakkını üçüncü bir devlete hiç bir zaman bırakmamak koşulu ile, Azerbaycan koruyuculuğunda özerk bir bölge oluşturulması konusunda anlaşmışlardır.

Kars Antlaşması, Madde 5 — Türkiye Hükûmeti ile Ermenistan ve Azerbaycan Sovyetler Hükûmetleri işbu Antlaşmanın III sayılı Ekinde belirtilen sınırlar içinde olmak üzere, Nahcivan bölgesinin Azerbaycan’ın koruyuculuğunda özerk bir ülke oluşturulması konusunda anlaşmışlardır.

  • Moskova Antlaşması’nın 3. maddesi ile Kars Antlaşması’nın 5. maddesi, Nahçıvan’ı Azerbaycan koruyuculuğunda özerk bölge kabul eder. Bu durumun günümüzde etkileri Türk Dünyası’nın lehine devam etmekte. Bu maddelerinin önemini çalışmamızın ileriki başlıklarında detaylı inceledik.

Moskova Antlaşması, Madde 2 — Türkiye, işbu Antlaşmanın birinci maddesinde gösterilen sınırın kuzeyinde Batum Livasına ilişkin topraklar ile Batum kenti limanı üzerindeki egemenlik hakkını, şu koşullarla, Gürcistan’a bırakmaya razı olur(…)

Kars Antlaşması, Madde 6 — Türkiye, işbu Antlaşmanın 4. maddesinde gösterilen sınırların kuzeyinde bulunan ve Batum Livasına ilişkin topraklar ile Batum kenti ve limanı üzerindeki egemenlik hakkını, şu koşullarla, Gürcistan’a bırakmaya razı olur(…)

  • Her iki maddede de görüldüğü üzere Türkiye, Misak-ı Milli sınırlarından taviz vererek Batum’u Gürcistan’a teslim ediyor. Moskova Antlaşması’nın 2. maddesi ile Kars Antlaşması’nın 6. maddesinde Batum hakkında verilen ortak kararı görmekteyiz.

Moskova Antlaşması, Madde 5 — Boğazların tüm ulusların ticaretine açılması ve geçiş özgürlüğünün sağlanması için, Bağıtlı Taraflar, Karadeniz ve Boğazların bağlı olacağı rejimin kesin biçimde hazırlanması işinin, kıyı devletlerinin temsilcilerinden oluşmak üzere, daha sonra yapılacak bir Konferansta alınacak kararların Türkiye’nin salt egemenliğine ve Türkiye ile onun başkenti olan İstanbul’un güvenliğine hiçbir zarar getirmemesi gerekir.

Kars Antlaşması, Madde 9 — Boğazların tüm ulusların ticaretine açılması ve geçiş özgürlüğünün sağlanması için Türkiye ile Gürcistan, Karadeniz ve Boğazların bağlı olacağı rejimin kesin biçimde hazırlanması işinin, kıyı devletlerinin temsilcilerinden oluşmak üzere, daha sonra yapılacak bir Konferansa bırakılmasını uygun bulurlar. Şu da var ki, bu Konferans ta alınacak kararların Türkiye’nin salt egemenliğine ve Türkiye ile onun başkenti İstanbul’un güvenliğine hiçbir zarar getirmemesi gerekir.

  • Moskova Antlaşması’nın 5. maddesinde de Kars Antlaşması’nın 9. maddesinde de boğazlarla ilgili aynı kararların ve neredeyse aynı ifadelerin kullanıldığı görülmekte.

Kars Antlaşması’nın Türkiye ve Türk Dünyası Açısından Önemi ve Sonuçları

  • Kars Antlaşması, Türkiye’nin doğu sınırlarını netleştirdiği ve doğu sınırlarını hukuki olarak güvence altına aldığı için jeopolitik olarak önemlidir.
  • Türkiye’nin Ermenistan ile olan sınır problemleri bu anlaşma ile son bulmuştur.
  • Ülkeler arasında dostluk ve ticari ilişkileri daha iyi duruma getirmek için Tiflis’te bir konferans toplanmasına karar verildi. Bu sayede savaştan ekonomik zorlukla çıkan ve yeni yeni oluşan Türkiye Devleti ekonomik olarak doğrulma imkânı bulmuş oldu.
  • Sevr Anlaşması’nı uygulaması imkânsız hale getirdiği için sınırlarımızı hukuki olarak koruma imkânı bulmuş olduk.
  • Kafkas Cumhuriyetleri esas itibariyle Misak-ı Millî sınırlarını kabul etmiş oldu.
  • Kars Antlaşması ile Türkiye’nin doğudaki sınırları Kars, Ardahan, Artvin ve Iğdır olarak belirlenmiştir. Böylece Ermenistan Kars üzerindeki hukukundan tamamen vazgeçmiştir. Mustafa Kemal, Kars Antlaşması ile Ermeni sorununun çözüme kavuştuğunu ifade etmiştir.
  • Nahçıvan’ın Azerbaycan koruyuculuğunda özerk statü kazanması 1921 yılında gerçekleşse de etkileri bugün dahi hissediliyor. Hem Nahçıvan’ın ilhakı hem de Karabağ Savaşı’nda Kars ve Moskova Antlaşmaları’nın Nahçıvan’ı Azerbaycan’a bırakması, Azerbaycan’ın zaferleri açısından çok önemli sonuçlar doğuruyor. Ermenistan iki yandan kuşatılma riski ile çekingen davrandığı için ilhak ve savaş girişimleri Azerbaycan’ın zaferleri ile sonuçlanıyor. Her şeyden önce, Mustafa Kemal Atatürk’ün deyimi ile “Nahçıvan Türk Kapısıdır.”. Çünkü Nahçıvan Türkiye’nin Türk Dünyası’na, Türkistan’a açılan kapısıdır. Çünkü Türkiye’nin fiziki olarak Türk Dünyası’na ve Türkistan’a olan tek toprak parçası, kapısı Nahçıvan’dır. Kısacası Türk Dünyası jeopolitiği açısından Nahçıvan çok önemli bir kapıdır, bağdır. Kars Konferansı’nda Ermenistan, Azerbaycan Türkleri’nin yoğun bir şekilde yaşadığı Nahçıvan’ı talep etse de maddeler Azerbaycan’a teslim etmiştir. Böylece Nahçıvan’da yaşayan Türk kesimin dini, kültürel ve milli değerleri Azerbaycan tarafından korunmuş oldu. Türkiye’nin Nahçıvan konusunda attığı adımlar Azerbaycan-Türkiye ilişkilerini oldukça geliştirmiştir. Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’nin garantörlüğünü Türkiye üstlenmiş ve bu sayede Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra bölgenin işgal edilmesi de bu antlaşma sayesinde önlenmiştir.

Günümüzde Kars Antlaşması’nın Vaziyeti

Kars Antlaşması, 11 Eylül 1922 tarihinde müddetsiz olarak yürürlüğe girmiştir. Fakat antlaşmanın akit taraflarından Ermenistan bugün bu antlaşmayı tanımadığını açıkça ifade etmiştir. 1991 yılında Sovyet Rusya’nın dağılması ile bağımsızlığını ilan eden Ermenistan, Kars Antlaşmasını geçersiz saydıklarını bildirdi. 1998 yılında Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan Kars Antlaşması’nın Sovyetler Birliği ile imzalandığını, bağımsız Ermenistan tarafından imzalanmadığını öne sürerek bu sınırların geçerli olmadığını, daha farklı bölgeleri sınır belirlemiş Sevr Antlaşması’nı esas aldıklarını belirtti. Bu durumda zaman zaman bölgede istenmeyen problemler çıkabiliyor. Örneğin, Karabağ bölgesinde yaşanan kriz Ermenistan’ın Sevr Antlaşması’nı baz almasından kaynaklanıyor. Ermenistan dışında diğer ülkeler anlaşmada değişiklikler yapılmamış anlaşma maddeleri birebir uygulanmıştır, anlaşma hala yürürlüktedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ELEKTRONİK KAYNAKÇA

https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/moskova-antlasmasi/ (Erişim Tarihi: 04.10.2024)

https://hukukbook.com/kars-antlasmasi/ (Erişim Tarihi: 07.10.2024)

https://www.milliyet.com.tr/egitim/kars-antlasmasi-kisaca-ozeti-tarihi-maddeleri-sartlari-onemi-ve-ozellikleri-6269619 ( Erişim Tarihi: 07.10.2024)

https://tr.wikipedia.org/wiki/Kars_Antla%C5%9Fmas%C4%B1 (Erişim Tarihi: 07.10.2024)

https://istanbulbarosu.org.tr/HaberDetay.aspx?ID=18314&Desc=Moskova-%E2%80%93-Kars-Antla%C5%9Fmalar%C4%B1#:~:text=Moskova%20Antla%C5%9Fmas%C4%B1%2C%20Mill%C3%AE%20M%C3%BCcadele%20s%C3%BCrerken,ve%20Sevr%20h%C3%BCk%C3%BCms%C3%BCz%20ilan%20edilmi%C5%9Ftir. (Erişim Tarihi: 07.10.2024)

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/3353626 (Erişim Tarihi: 10.10.2024)

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2645907  (Erişim Tarihi 12.10.2024)

https://www.aa.com.tr/tr/kultur/turkiyenin-turk-dunyasina-acilan-kapisi-nahcivan/3000214 (Erişim Tarihi: 12.20.2024)

[1] Transkafkasya Ülkeleri: Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan

[2] Güney Kafkasya Sovyet Cumhuriyetleri: SSC Gürcistan, SSC Ermenistan ve SSC Azerbaycan

 

YAZAN : Yeşim Saraçoğlu